

1-31 Mart Kolon Kanseri Farkındalık Ayı : Kolon Kanserinden Korunmak İçin Nasıl Beslenilmeli
Kolon kanseri; bağırsaklarımızın mukoza yapısının bozulmasına bağlı gelişen, ağır seyirli, öncesinde polip denilen küçük hücrelerin oluşumları ile kendini gösteren bir kanser türüdür.
Türkiye’de erkekler arasında akciğer ve prostat kanserinden sonra, kadınlar arasında meme ve cilt kanserinden sonra gelen bir kanser türüdür.
Günümüzde ikinci beyin olarak kabul edilen bağırsaklarımızın korunmasında en önemli faktör beslenmedir. Tükettiğimiz besinlerin sindirimindeki en önemli aşamalardan birisi olan emilim faaliyeti, bağırsaklarımızda gerçekleşmektedir. Bu nedenle besinlerin içeriğindeki vitaminler, mineraller, posa, su ve fitokimyasal maddeler (antioksidanlar) gibi bileşenler bağırsaklarımızın beslenebilmesi adına önem taşımaktadırlar.
Son çalışmalar değerlendirildiğinde kolon kanseri görülme sıklığının artması, obezite görülme sıklığının artması ile ilişkilendirilmiştir.
Her 7 kolon kanseri hastasından birinin 40 yaş ve altında olduğu saptanmıştır. Bu durum düşünüldüğünde, yetişkinliğe kadar geçen sürede beslenme alışkanlıklarımızın değerlendirilmesi ve gerek kolon kanseri gerekse diğer tüm kanser ve hastalık türlerine karşı önlem alınması gerekmektedir.
Kolon kanserinden korunmak için;
Beslenmenize tam tahılları ekleyin.
Beyaz ekmek yerine tam tahıllı, buğday tanelerinin faydalı ayrıştırılmayan kısımları ile birlikte yapılan ekmek türlerini tercih edin. Haftada birkaç gün kahvaltınızda ya da ara öğünlerinizde yulaf ezmesi ekleyin. Böylece hem B grubu vitaminlerinden en iyi şekilde faydalanmış hem de vücudumuz için gerekli posa alımını sağlamış olacaksınız. Sade makarna yerine kepekli/tam buğday makarnaları; pirinç pilavı yerine bulgur pilavını tercih edin.
Sebze ve meyve tüketiminize dikkat edin.
Posanın önemli kaynaklarından olan meyve ve sebzelere beslenmenizde günde 4-5 porsiyon yer vermeye ve mevsimine uygun olarak tüketmeye özen gösterin. Sebzelerden özellikle antioksidan kapasitesi yüksek ve kanser önlemeye yardımcı olan izosiyonat içeriği yüksek karnabahar, brokoli, lahana gibi sebzeleri tam da mevsimi iken tüketmeyi ihmal etmeyin.
Kalsiyum mineralinden zengin beslenin.
En zengin kaynakları süt ve süt ürünleri olan kalsiyum minerali, bağırsak sağlığımızı korumaya yardımcı olmaktadır.
Probiyotik kullanın.
Bağırsağımızdaki faydalı bakteriler olmadan sağlıklı bir bağırsak florasından bahsedemeyiz. Probiyotik ve prebiyotik aktiviteyi arttıran; kefir, yoğurt, soğan, sarımsak, lahana turşusu gibi besinlere beslenmenizde yer açın. Bağırsaklarımızdaki faydalı bakterilerin sayısını arttırmak beslenmemize dikkat etmemizin yanında takviye olarak alacağımız probiyotikler ile de maksimuma ulaşacaktır. Probiyotik kullanmaktan çekinmeyin.
Yağlı tohumlardan korkmayın.
Yağlı tohum olarak adlandırılan ceviz, fındık, badem, kaju gibi besinler sağlıklı yağ asitlerini iyi oranda içermektedirler. Kavrulmamış, çiğ olarak ve ihtiyacınız kadar tüketildiklerinde hem tok kalmanızı hem de içerdikleri yağ asitleri sayesinde bağırsaklardaki emilimi kolaylaştırmanızı sağlayacaklardır.
Yağlı tohumlardan özellikle ceviz ile ilgili Harvard Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre; cevizin içerdiği ALA (alfa linoleik asit) vücuttaki pek çok mekanizma için olduğu gibi kanser hücreleri için de iltihabı azaltmakta ve kanser gelişimini önlemeye yardımcı olmaktadır.
Tüm bunlara göre, günde bir avuç yağlı tohum tüketerek kansere yakalanma riskini azaltabiliriz.
Yemeklerde kullandığınız yağın türüne dikkat edin!
Yemeklerinizi çoğunlukla zeytinyağlı olarak tercih edin. Zeytinyağının ‘oleik asit’ içeriği bağırsaklarınızı kansere ve diğer bağırsak hastalıklarına karşı korumaya yardımcı olmaktadır. Doymuş yağlardan olan margarin, tereyağı gibi katı yağların tüketiminden kaçının.
Son dönemde oldukça popüler olan Hindistan cevizi yağını miktarına dikkat ederek tüketebilirsiniz. Hindistan cevizi yağı içeriğindeki orta zincirli yağ asitleri (MCT) sayesinde, besinlerin bağırsaklarımızdan emilimini oldukça kolaylaştırmaktadır. Bu sayede hem besinlerden maksimum faydayı sağlamış hem de bağırsak hücrelerini kansere karşı korumuş olacaksınız.
Kurubaklagil tüketin.
Yetişkin bireylerin günlük ortalama posa alımı 25-35 gram arasında olmalıdır. Haftada 2-3 kez kurubaklagil tüketmek bitkisel protein ve posa almamız için gereklidir.
Alkol, sigara, işlenmiş et tüketmemeye özen gösterin. Paketli ürünleri satın almadan önce etiketlerini mutlaka inceleyin.
Tüm bunların yanında, kolon kanserinin erken teşhisi ve önlemi için düzenli aralıklarla kolonoskopi yaptırmayı ihmal etmeyin.